Elazığ Belediyesinin 82 Araçlık Temizlik ihalesi ile ilgili Saadet Partisinin ihaleyi iptal davası açması ve gerekçeleri Elazığ Belediyesi ile Saadet Partisi arasında tansiyonun yükselmesine neden oldu. Saadet Partisi İl Başkanı Abdullah Akın’ın iptal davasında sonra açıklaması, Belediye Başkanını sinirlendirmiş Eylül ayı Belediye Meclis toplantısında Belediye Başkanın Akın için söylemleri dikkat çekmişti.
Belediye Başkanının Mecliste yaptığı açıklamadan sonra Saadet Partisi İl Başkanı Akın bir açıklama yaparak Ülkemizin içine sürüklendiği ağır ekonomik şartların temelinde yatan plansızlık, israf, ihmalin önüne geçmek adına, Elazığ Belediyesi’nin 82 adet temizlik aracı kiralama ihalesiyle ilgili geçtiğimiz günlerde suç duyurusunda bulunmuştuk. Ne var ki, Sayın Belediye Başkanı’nın bu suç duyurusunu meclis toplantısında çarpıtarak şahsıma yönelik yakışıksız ithamlarda bulunması ve meseleyi saptırarak polemik yaratmaya çalışması karşısında, kamuoyunu doğru bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur dedi.
BİZİM İÇİN HALKIN ÇIKARI ÖNEMLİDİR
Akın açıklamasında, ”Öncelikle şunu vurgulamak isterim ki, bizim için önemli olan Elazığ halkının çıkarlarıdır; Mesele şahıslar değil, Elazığ Belediyesi’nde hukuka ve kamu yararına aykırı bir şekilde gerçekleştirilen bir ihaledir. Bu nedenle, ihaleyi gerçekleştiren makamın sorumluları hakkında yasal dayanaklarla birlikte Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunduk. İlave olarak soruşturma dosyasına yeni belgeler de ekledik, eklemeye de devam edeceğiz. Bu ihale sürecinin doğal muhatabı elbette ki belediyenin başındaki Sayın Belediye Başkanı’dır ve bu sorumluluğu üstlenmek zorundadır.
KANUNLAR AÇIK VE NETTİR
Akın; “Altını çizerek belirtmek isterim ki; kanunlar açık ve nettir. Yakıtlı araç kiralama, Bakanlar Kurulu kararı gereğince kanunlara aykırıdır. Bu konuda Sayıştay’ın benzer ihalelerde verdiği kararlar mevcuttur ve bu kararlar da soruşturma dosyasına eklenmiştir. Ancak Sayın Belediye Başkanı, buna cevap vermek yerine meseleyi çarpıtarak şahsıma yönelik yakışıksız ithamlarda bulunmayı tercih etmektedir. Bunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
Ve yine, sözleşme tarihinin ilan yayınlanma tarihinden iki gün önceye denk gelmesi de kanunlara açıkça aykırıdır. Ne yazık ki bu konuda da herhangi bir cevap verilememiştir. Ayrıca Sayın Belediye Başkanı, meclis toplantısında “Devlet Malzeme Ofisi’nde bu araçların fiyatı 335 milyon liradır.” şeklinde bir ifade kullanmıştır. Kendisini kutluyorum, çünkü bu cümleyle aslında benim vereceğim cevabı kendi ağzıyla doğrulamıştır. Biz de diyoruz ki, 335 milyon TL’ye bu araçları satın almak ve kalan parayla yakıtlarını temin etmek mümkünken, neden kamuyu zarara uğratarak üç yıllığına 540 milyon TL’ye kiralama yapıyorsunuz? Elazığ Belediyesi’ne bu araçları kazandırmış olsaydınız, bu halkın çıkarları adına çok daha faydalı olmaz mıydı? Üstelik Devlet Malzeme Ofisi’nde 335 milyon TL diye ifade ettiğiniz bu araçları ihale yoluyla çok daha uygun fiyatlara temin etme imkânınız vardı. Bu durumu bağımsız bilirkişilere hesaplattık ve ortaya çıkan sonuç budur.
Tüm bunlardan dolayıdır ki Sayın Belediye Başkanı’na çağrım, bu süreçte kullanılan dil ve yaklaşımın, herkesin sorumlulukları doğrultusunda daha dikkatli seçmesi ve yine bu konuyu kişisel bir mesele olarak algılamayı bir kenara koyması, bu süreçte yapılan hataları kabul etmesi, bu kamu zararını önlemesidir. Ancak o zaman halkımız sizi takdir eder, biz de hakkınızı teslim ederiz” ifadelerinde bulundu.
News
